
Türk İdare Tarihi Ders Notları
Açık öğretim Fakültesi Kamu yönetimi ve diğer fakültelerde görülen Türk İdare Tarihi için ders notları özenle ince ince elenerek hazırlanmıştır. Hiç bir yerde bulamayacağınız özgün Türk idare tarihi ders notları bu yazımızda sizler için hazırlandı.
1. ÜNİTE
Eski Türklerin hem yaşam biçimi hemde geçim kaynağı Göçebe Çobanlıktı. Eski Türklerde tarım yoğun (entansif), çobanlık ise yaygın (ekstansif) üretimdir. Sürüler geniş topraklar üzerinde yayılırken, tarımsal üretim ona oranla daha dar nokta yoğunlaşmıştır.
Otarşi ekonomik olarak kendi kendine yeterli olma halidir. Göktürk kurucu hanedanı “asena” boyuna mensuptu ve aile mensupları kendilerinin mitolojide anlatılan dişi kurttan geldiklerini iddia etmişlerdir.
Bumin Kağan döneminde Moğolistan’a hakim Avarlar tarihten silinmiştir. Türklerin yeni adresi Ötüken adında nehirler ve ormanlarla çevrili Kuzey Moğolistan bölgeleri İmparatorluğun esas merkezini oluşturmuştur.
Türklerde İmparatorluk İdaresinin Yapı Taşları
İlkeler:
- Oksızlık (Bağımsızlık) : Orhon yazıtlarında kaybedilen özgürlüğe ağıt yakılmaktadır. Yerleşik toplumlar ve yerleşik hayata geçme düşünceleri hep küçümsenmiştir.
- Uluş (Ülke) : Ülke topraklarının hanedan ailesine değil, devleti oluşturan tüm halka ait olduğu anlayışı geçerlidir.
- Kün (Halk) : Kişinin oturacağı yer veya savaşta hangi mevzide savaşacağı statüsüne yani “onuruna” göre belirlenmiştir.
- Töre (Kanun) : Mücadelenin hakim olduğu coğrafyaya düzen nizam getirmiştir. Türk dilindeki “törüg” kanun ile eş anlamlıdır. Tahta oturan kağan’ın ilk icraatları arasında töreleri yenilemek veya yeni töre yayınlamak vardır. Ele geçirilen teni topraklarda da töreler uygulanırdı.
- Tuğ : Tepesinde altın vb. değerli bir maden (element) kullanılan mızraktır.
Toy (Kurultay – Meclis)
Dönem kayıtlarında anlaşıldığı üzere toyun yılda 3 defa olmak üzere toplanması töredendi. Toylara moğollarda sadece asiller katılırdı. Hun ve Göktürklerde ise halkta iştirak edebiliyordu.
Toyun yasa yapma yetkisi vardı. Kağan bulunmadığı dönemlerde toy “ayguci” veya “üge” ünvanlı danışman başkanlığında toplanırdı. Hanedan üyelerince kullanılan üst makamlar verasetle çocuklarına devredilebiliyordu.
Buyruk (Kağan’ın yardımcıları – Bakanlar)
Çin kaynaklarına göre söz konusu kurul 6-9 üyeden oluşuyordu ve buyruklar sorumluluklar açısından iç ve dış olarak ayrılırdı. Her buyruk taşıdığı sorumluluğa göre ayrı bir ünvan alırdı. Buyruklar kağana karşı sorumludur ve kağan tarafından göreve getirilir.
Hatun (Eş)
Kağanın eşidir. Karar alma sürecinde en az kağan kadar etkilidir. Kendilerine ait otağları ve buyrukları bulunmaktaydı. Protokolde eşlerinin yanında yer alırlardı. Diplomaside elçi gönderip, elçi kabul ederlerdi.
Tigin (Şehzade)
Tiginlerin idare sanatında tecrübe kazandıkları asıl mevki devletin sağ ve sol kolunda verilen “başbuğluk” göreviydi. Görevlendirme ile beraber kendisine bir tümen asker tahsis edilir ve emrine verilirdi. Taşranın tümünü merkeze bağlayan ve yönler üzerinden taksime tabi tutulan makamların sayısı Asya Hunlarında 16, Göktürklerde 28’di. Kağandan sonra en büyük makam devletin sol kolunun idaresinde bulunan sorumlu “yabgu” makamıydı.
Uygur döneminde ön plana çıkmış Tamgacı idari yetkilerin yanında mali yetkiler ile de donatılmıştı. Başvekil gibi görünür, her personel atamasında onun imzası bulunurdu. Finansal harcamalarla ilgili her türlü belgenin altına Tamgacı‘nın mührünü koymaları istenmişti.
Bitig kayıt defteri anlamına gelir ve genelde vergi kaydı gibi mali kayıtlar bu defterde tutulurdu. Askeri personellerin sicillerinin yer aldığı defter ise Ay bitigi olarak adlandırılırdı.
Hun ve Göktürklerde şamanlar aynı zamanda doktorluk görevini de üstlenmişlerdi.
Federasyon Ordusu
Her boyun kendine seçtiği bir sembol vardı. Bu sembole “URAN” denirdi. Ordunun en küçük çekirdeği temeli METE HAN tarafından atılan 10’lu sisteme dayanır. Ordunun başkomutanı Kağandır.
- Toy : Eski Türklerde protokol ve ünvan isimlerini belirleyen yapıdır.
- Orta Asya : Geniş bozkır, dağ ve çöl alanlarına sahiptir.
- Göktürk Devleti : İpek yolu ticareti nedeniyle Bizans ve Sasaniler ile mücadele etmiştir.
- Hun İmparatorluğunun yürüyen bir ordu gibi görünmesinin nedeni Ordunun teşkilatının boy ve bodunlara dayanmasıdır.
- Kuzey Moğolistan : Eski Türk başkentlerine ev sahipliği yapmıştır.
- İlk ordu teşkilatını yapan Asya Hun İmp. METE HAN’dır.
- Töre kaynakları : Kağan > Toy > Halk şeklindedir.
2. ÜNİTE
Talas Savaşı : Müttefik Abbasi – Karluk ordusunun Çinlileri yendiği ve bunun sonucunda Orta Asya kapılarının İslamiyet’e açıldığı savaştır.
KARAHANLILAR DEVLETİ
Karahanlılar denince akla ilk gelen isim Bilge Kül Kadir Han’dır. İslamiyetin, Karahan devletinde resmi olarak kabul edilmesini sağlayan Satuk Buğra Han‘dır. Karahanlılar döneminde Semerkant ve Buhara ele geçirildi.
Yusuf Has Hacib : Karahanlı devlet adamıdır. Kutadgu Bilig isimli eserin yazarıdır ve aynı zamanda dönemin siyaset anlayışını gözler önüne sermiştir.
GAZNELİLER DEVLETİ
Abbasiler: Emevi hakimeyetine son vererek İslam İmparatorluğunun başına geçen Arap hanedandır.
- Gazneliler devletinde 961 yılında çıkan ayaklanmanın başında gulam ordusunun başındaki komutanlardan Alp Tigin bulunuyordu.
- Gaznelilerin altın çağı Gazneli MAHMUT zamanıdır.
- Selçuklularla yaptıkları Dandanakan savaşında yenilen Gazneliler, İran’daki topraklarını kaybetmiş daha sonra ise taht kavgaları yüzünden yıkılmıştır.
- Gazne Devleti Sultan ünvanını sahiplenen ilk müslüman Türk devletidir. Sultan, hem vezir, hem başkadı, hemde ordularını sefere çıkaran Başkomutandır.
- Vezirlerden özellikle devletin gelirlerini toplaması ve artırması beklenirdi. Gazneli Mahmut’un vezirleri “sultanların düşmanı” olarak değerlendirdiği söylenmektedir.
- Divan-ı Arz : Günümüzde ki Milli Savunma Bakanlığının işlevine sahipti. Ordunun durumuyla ilgili her türlü konuya vakıf olan Sahib-i Arz aynı zamanda askeri konularda Sultan’a danışmanlık yapardı.
- Divan-ı Risalet : Elçilik anlamına gelir, Sultan adına tüm dış temasları yürütür ve devletin tüm şifreli yazışmalarını bu kurum yapar.
- Divan-ı Şugul-i İşraf-ı Memleket : Yüksek yerden bakmak anlamına gelen bu kurum devletin casusluk faaliyetlerini yürütürdü. Bu kurumun sağladığı istihbarat sayesinde çevre ülkeler, taşra – merkez yöneticileri, saray mensupları ve şehzadeler kontrol altında tutulurdu.
- Divan-ı Berid : İmparatorluğun en ücra köşelerindeki haberlerin kısa sürede şifreli bir şekilde Sultan’a iletilmesini sağlamak amacıyla kurulmuştur.
- Divan-ı Vekalet : Sarayda bulunan mutfak gibi tüm birimlerin organizasyonundan sorumludur.
- Adalet Yönetimi : Kadılar sorunları İslamiyetin sunni yorumlarına dayanarak karar bağlardı. Fıkıh alanında yetkin kişiler Kadılıklarda değerlendirilirdi.
- Gazne Taşrasının İdaresi : Her şehir genellikle surlarla çevrili yani kale – kent görünümündeydi. Her kalenin korunmasından sorumlu olan bir askeri muhafız (kutval) vardı. Kentin idaresi Muhtesib adı verilen sivil bir görevli tarafından yapılırdı.
SELÇUKLULAR
Kınık: Selçuklu devletini kuracak olan Oğuzların 24 boyundan birisi olan boy.
Dandanakan Savaşı: Selçukluların kendini ispatladığı, bir anlamda da devletin temellerini attıkları savaştır.
Selçuklu merkezileşmesinin zirve noktası Melik Şah dönemidir.
Melik Şah‘ın saltanatı zehirlenerek öldürüldüğü 1092 yılına kadar bir daha hiç sorgulanmamış, devletin sınırları İstanbul’dan – Çin’e kadar genişlemiştir.
ANADOLU SELÇUKLU DEVLETİ
Süleyman Şah Malazgirt savaşından dört yıl sonra İznik‘i bizanslılardan almıştır. Devrik büyük sultanı Melik Şah tarafından “sultan-ı rum” payesi ile onurlandırılmıştır.
Moğol İstilaları: İspanya’dan İtalya’ya kadar geniş bir coğrafyayı 13. yüz yıl boyunca etkisi altına alan Moğol saldırılarıdır. Özellikle 1220’lerden itibaren Anadolu’ya yönelik yoğun Türkmen göçünü tetiklemiştir.
Selçuklu Sarayı
Selçuklular farklı şehirlerde muazzam saraylar inşaa etmişlerdir. Bunun başlıca sebebi olarak başkentin çok sık değiştirilmesidir. Merv, Serahs ve Nişabur öne çıkan kentlerdir. Başkentlerde inşaa edilen saraylar “dergah” veya “bergah” olarak adlandırılırdı. Mimaride Selçukları etkileyen medeniyet Sasaniler’dir.
Saray Teşkilatının Görevleri:
- Hacib: Sarayın en yetkili kişisidir. Protokolde vezirden sonra gelir. Konukları vezir ile beraber ağırlardı. Sultandan payesiz memura kadar herkesin nasıl davranacağı hacib tarafından belirlenirdi. Hacibler devlet edeb ve adab noktasında kilit konumda bulunurlardı.
- Hares Emirliği: Memurların cezalandırılması işini yerine getirmekle sorumlu kişidir. Protokolde hacib den sonra gelir.
- Vekil-i Hass: Saray hizmet personelinin amiridir. Sultan’ın huzurunda bulunur. Protokolde 3. sıradadır. Saray işleyişi hakkında hükümdara bilgi verir aynı zamanda sultanın muhafızlığını yapardı.
Merkez Teşkilatı
Devlet örgütünün merkezinde vezir bulunurdu. Vezirlik sembolü sarık ve altın divikti. Vezirin sultan tarafından tayin edilenler dışında tüm personel üzerinde doğrudan etkisi bulunurdu. Selçuklu veziri maaşını ikta olarak alırdı. Sultan ve vezir başkanlığında tüm divan başkanlarının katılımıyla Büyük Divan toplanırdı. Büyük divan yazışmaları Vezaret tarafından yapılırdı. Merkez Teşkilatı dört büyük divanın üzerine oturtulmuştur.
Tuğra ve İnşa Divanı: İki bölümden oluşur, ilki yalnızca saltanat yazışmalarını yürüten ve evrakın altına Sultanın tuğrasını atan birimdir. Selçuklu hükümdarının sembolü ok ve yaydır. Diğer bölüm ise devletin iç ve dış diğer tüm yazışmalarını yürütürdü. Divanın başında münşi bulunurdu. Gerekli hallerde Baş Münşi vezire vekalet ederdi.
Divan-ı İstifayı Memalik: Devletin tüm mali işlerinin tutulduğu divandır. Başında müstevfi bulunurdu, devletin tüm gelir kaynaklarını denetim altında tutardı. Anadolu Selçuklarının taşradaki en önemli maliye memuru iğdibaşıdır. İğdibaşı aynı zamanda ticareti düzenlerdi. Müstevfi’nin kesin denetimi altında olan vergiler; Gümrük Vergileri, Müslümanlardan alınan aşar, gayri müslimlerden alınan cizye ve haraç, pazar yerinde kesilen resimler, maden gelirleri, bağlı devletlerden toplanan vergiler ve savaş ganimetleridir.
Divan-ı İrafı Memalik: Devletin hem mülki hemde mali personelini teftiş altında tutan divandır. Başındaki yetkiliye müşrif denilirdi.
Divan-ı Arzı’l-cuyuş: Selçuklu ordusunun her türlü ihtiyaçlarını karşılayan divandır. Bugün ki Milli Savunma Bakanlığının görevlerini yerine getirmekteydi. Kurumun başında Arızul Ceyş bulunurdu. Maaş ve savaş günlerinde orduyu denetime tabi tutarak askeri her birimi otoritesi altında tutardı.
- Büyük divana girmeyen diğer divanlar; Divan-ı Mezalim, Divan-ı Müsadere, Divanül Terekat ve Divanüş Kaza’dır.
- Anadolu Selçukluları “devlet hane” denen yapıyla, Sultanın evi ile saray arasına kesin bir sınır çizmiştir.
Eyalet Teşkilatı
Eyaletler valilerce idare edilirdi. Bu valilere amid veya hakim denirdi. Şehir ve kasabalar ise reis tarafından idare edilirdi. Selçuklularda baş kadı makamı Bağdat’ta bulunurdu. Mülki ve siyasi (örfi hukuk) konularıyla ilgili hukuki meselelerle emir-i dad ilgilenirdi. Anadolu Selçuklularında ise baş kadılık makamı Konya’da bulunurdu. Merkezden tayin edilen eyalet yöneticisine emir, hanedan mensuplarına ise melik denirdi.
- Hindistan’ın müslümanlaşmasını sağlayan Gazneliler’dir.
- Anadolu Selçukluları toprakları devletleştirmeleri konusunda Büyük Selçuklulardan farklı bir politika izlemiştir.
- Samaniler ile temas kuran Karahanlılar islamiyeti tanımış ve resmi din olarak kabul etmiştir.
- Gazneliler istihbaratı önemsemiş, Selçuklular ise önemsememiştir.
3. ÜNİTE
Osmanlı Kuruluş Döneminde Yönetim Yapısı
İlhanlılar: Cengiz Han’ın torunu Kubilay ve Mengü hanların kardeşi Hülaga Han tarafından kurulmuştur. Tebriz başkent olmak üzere bugünki İran, Pakistan ve Anadolu topraklarını içine alan moğol devletidir. İdari anlamda özellikle Osmanlıları etkilemiştir.
Osmanlı’nın kurulduğu 1002 yılından itibaren devam eden ilk 150 yıl Osmanlının kuruluş yılları olarak adlandırılmıştır. Yönetim yapısı II. Mehmet (1451-1481) dönemine gelindiğinde mutlak merkeziyetçi bir yapılanma içindedir. Adalet kavramı Osmanlı Devlet anlayışının temelini oluşturur.
Reaya: Vergiye tabi olan seçkinler dışında kalan Müslim veya Gayri Müslim tebaya kullanılan isimdir.
Orhan Gazi zamanında Türkmen grupların yerine getirilecek ve direkt olarak hükümdara bağlı düzenli bir ordu kurdu. Bu ordunun piyadelerine yaya, süvarilerine ise müsellem denirdi. Kurulan bu ordu maaşını direk merkezi yönetimden alacaktı fakat Sultan’ın merkezi bütçesi orduyu tek başına besleyebilecek kadar zengin değildi. Bu sebepten ötürü I. Murad tarafından yeniçeri ocağı kuruldu.
Kapıkulları: Yalnızca Sultan’a yükümlülükleri olan askeri ve idari sınıftır.
Merkez Teşkilatı
Divan-ı Hümayun (Padişah Divanı)
Osmanlılarda devlet işlerinin Divan kurularak yürütülmesi, İran, İslam ve Türk-İslam geleneğinden kaynaklanır. Divan-ı Humayun, padişah divanı anlamına gelir. Temelleri Orhan Bey tarafından atılmıştır. Orhan bey divanda orduyu temsil etmiyordu. I. Murad zamanında askeri yetkileri elinde toplayan ilk veziriazam Çandarlı Kara Halil Hayreddin Paşa’dır. Bu dönemde halkın problemleri bizzat Padişah tarafından dinlenmiştir. Fatih Kanunnamesi ile Divan-ı Humayun’un hukuki niteliği tam olarak belirlenmiştir. Hükümdar nerede ise divan orada kurulurdu. Hangi din ve mezhepten, hangi sınıftan olursa olsun kadın erkek fark etmeksizin başvuru bütün halka açıktı. Divan üyeleri hergün sabah namazından sonra Padişahın huzurunda toplanırdı. Divanda alınan kararlar, Osmanlı hukuk sistemi gereğince karar sayılmıştır. Kadılar verdiği kararlarda Divan’da şikayet üzerine tekrar değerlendirilirdi. Divanda verilen kararlar padişahın onayından sonra “hüküm” adını alır ve önemli sayılanlar “mühime” defterine kayıt edilirdi. II. Mehmet zamanına kadar divan Edirne’de toplanmıştır. Divan-ı Humayun en gelişmiş şeklini II. Mehmet döneminde almaya başlamıştır.
Divan- Hümayun’un Üyeleri ve Yardımcıları
Veziriazam ve Vezirler: Erken dönem Osmanlı Divan’ında sadece 1 vezir varken, zamanla Osmanlı’nın büyümesiyle vezir sayısında artış olmuştur. Dolayısıyla birinci vezire, veziriazam denilmiştir. Osmanlı’nın ilk veziriazamı Çandarlı Halil Hayreddin Paşa’dır. Veziriazam padişahın mutlak vekildir ve padişahın adı yazılı altın mührünü taşır.
Kazaskerler(Kadıaskerler): Trakya’da yeni askeri düzenin oluşturulması için askeri sınıfın şeri işlerine bakmak, seferlerde bulunmak ve aynı zamanda ilmiye sınıfının en yüksek dereceyi almak üzere “kadıaskerlik” makamı oluşturulmuştur. Bu makama ilk defa Bursa kadısı Çandarlı Halil Efendi atanmıştır. Kazasker sayısı 1480 yılına kadar bir tanedir. 1480 yılından sonra Anadolu ve Rumeli olarak iki ayrılmıştır. 14. yüzyıl ortalarına kadar Şeyhülislamdan daha önemli bir mertebe sayılmışlardır.
Defterdar: Osmanlı Devleti’nin mali işlerinden sorumludur. 14. yüzyıl sonlarından itibaren ortaya çıkmıştır. Kuruluş döneminde bir taneyken, Fatih Sultan Mehmet zamanında Anadolu ve Rumeli olarak ikiye çıkarılmıştı. Rumeli Deftardarına başdefterdar denirdi.
Nişancı: Görev bakımından birinci derece memur olarak anılırdı. Arazi kayıtlarını içeren Tahrir Defterindeki düzeltme ve değişiklikleri yapmak en önemli görevleri arasında bulunurdu. Padişah mektuplarının yazımı 16. yüzyıldan itibaren Reisül Küttablara devredilince, nişancılar sadece tuğra çekme işiyle uğraşmışlardır.
Taşra Teşkilatı
İdari Taksimat: Bey kadının hükmü olmadan ceza veremezken, kadı da beyin izni olmadan bulunduğu kazada kazada kendiliğinden yaptırımda bulunamazdı. Osmanlı’nın ilk kadısı Osman Bey zamanında göreve gelen Dursun Fakih’tir. Hükümdarların temsilcisi konumunda olan Beylerbeyi divanda askeri meselelerle ilgilenmek, bölgesinde asayiş ve güvenliği sağlamak, tımar tevcihinde bulunmak, bulunduğu bölgeyi yağmadan ve düşman askerlerinden korumak gibi görevlere sahipti. Osmanlı taşra teşkilatının en büyük idari ve askeri amiri Beylerbeyi‘dir. Rumeli Beylerbeyliği, Anadolu Beylerbeyliğinin önündedir.
Erken Dönem Osmanlı Devlet Teşkilatında Toprak İdaresi
Osmanlı yeni feth edilen yerleri bir takım asker ve kumandanlarına mülk olarak tahsis etmiştir. Osmanlılarda toprak sistemi 3 ana gruptan oluşmuştur.
- Miri Arazi: Bu toprakların mülkiyeti devlete aitti. Başlıca miri topraklar; a) Havassı Hümayun Toprakları: Bu toprakların gelirleri doğrudan devlet hazinesine girerdi. b) Paşmalık Toprakları: Gelirleri padişahların kızlarına bırakılırdı. c) Yurtluk ve Ocaklık: Fetih sırasında askerlere hizmetlerine karşılık olarak verilen topraklardır.
- Mülk Arazi: Bu toprakların mülkiyeti kişilere aittir. Satılıp hediye edilmesi yasaktı. a) Öşri Arazi: Müslümanlara aitti. Bu toprakların karşılığı öşür vergisi öderlerdi. b) Haraci Arazi: Gayrimüslimlere aitti. Karşılığında Haracı Mukassam vergisi öderlerdi.
- Vakıf Arazisi: Bu topraklardan vergi alınmazdı. Gelirleri cami, medrese ve imarethane gibi hayır işlerine harcanırdı. Vakıf arazileri satılmaz ve hediye edilemezdi.
Askeri Teşkilat
Osmanlı askeri teşkilatının oluşmasında Türkiye Selçukluları, İlhanlı ve Memlüklülerin etkisi görülmektedir.
- Yaya ve Müsellemler
- Kapıkulu Askerleri
- Acemi Ocağı: Yeniçeri ocağına asker yetiştirmek için kurulmuştur.
- Yeniçeri Ocağı
- Cebeci Ocağı: Bu ocak yeniçerilere savaş aletlerini tedarik etmekle görevlidir.
- Topçu Ocağı: İlk defa top kullanımı I. Murad döneminde yaşanan 1389 Kosova savaşında olmuştur. Topun asıl gelişimi FSM zamanında olmuştur.
- Kapıkulu Süvarileri: Padişahın şahsına ait atılı kuvvetlerdir. Savaşa giderken padişahın sağında ve solunda bulunurdu.
Eyalet Askerleri
- Tımarlı Sipahiler: Devletin imparatorluk haline gelmesinde 1. derece hizmeti görülen teşkilattır. Sefere gidene dirlik verilirken, gitmeyenin ise dirliği kesilirdi.
- Azablar: Anadoludan savaş için toplanan kuvvetli, bekar Türk erkekleri için kullanılan tabirdir.
- Akıncılar: Bu teşkilat sınırları düşman işgaline karşı korumak ve diğer taraftan düşman topraklarına akınlar yapmak, ganimet sağlamak amacıyla kurulmuştur. Savaş zamanı odunun keşif kolu hizmetini görür, güzergahları ordudan önce tespit ederek orduya yol açardı. Akıncılar hafif süvari birliklerden oluştukları için düşman topraklarında çok hızlı ilerlemişlerdir.
Erken Dönem Osmanlı Bahriye Teşkilatı
Erken dönem Rumeli fetihlerinde kullandığı en etkin deniz teşkilatı Karesi Beyliğinin donanmasıdır. Osmanlı donanması özellikle Yıldırım Bayezid zamanında büyük gelişme göstermiş, Venedik ve Ceneviz gemilerini yenilgiye uğratmıştır.
Taşra İdaresi: Beylerbeylik > Sancak > Kaza > Nahiye > Köy
Türk İdare Tarihi Ders Notları PDF olarak indir.
AÖF Türk İdare Tarihi Ders Notları 1. Dönem Devamı Güncellenecek…..
Türk İdare Tarihi Ders Notları 3. Ünite eklenmiştir..