KTM rc390 ABS Hakkında

İNCELEME:

Evet arkadaşlar bugün motor tutkunlarının çok merak ettiği, fiyatından dolayı fazla yanaşmadığı, “Japon olsun temiz olsun abi” diyerek hep uzaktan baktığı, genelde Hindistan menşei sanılan ama aslında Avusturya malı olan ve benimde 8 aydır kullanmakta olduğum bir motosikleti ele alacağız. KTM bu motorun tasarımını yaparken dünya üzerinde en çok nasıl bir motor isteniyor, nasıl birşey hayal ediliyor diye araştırma yapılmış ve buna bağlı olarak da kalemi KISKA denilen İtalyan bir dizayn markasının ellerine bırakmışlar. Kiska da yapmış tabi haklarını vermek lazım. Motor dışarıdan bakıldığında açık ta kalan şasisi olsun yolcu selesinin sanki yokmuş gibi dizayn edilişi olsun ve tümüyle keskin hatlara sahip oluşu olsun insanları motora baktırıyor. KTM bu motora renk seçenekleri koymamış “turuncu seviyorsan al abi bizim rengimiz bu” demiş adeta. Bunların yanı sıra motosiklet sürücüsüne harika bir performans şansı sunuyor. Yüksek torkla birlikte gelen ani patlamalı güç pek acemilere göre değil. Biraz kilometre ve gaz kontrolü tecrübesi isteyen bir makine. A2 ehliyet sınıfına uygun denilse de yeni başlayanlara önerim 125/250 cc klasmanlarına bakmaları daha iyi onlar için. Performans olarak ele alacak olursak 44 hp ve 35 nm tork kapasitesiyle hem şehir içi hem de uzun yol da istenileni veriyor. Önde 300 mm arkada ise 230 mm fren diskleri kullanılmış. Brembo’nun ürünü olan Bybre kaliperler ve üzerinde standart olarak gelen Bosch’un ABS sistemiyle frenaj hissi çok iyi. “Zınk diye durmak” deyimini adeta özetler derecede bu frenler. White Power’ın önde 43 mm arkada ise monoshock süspansiyonları kullanılmış. Üzerindeki Metzeler M5 Sportec lastikleriyle birlikte de bu süspansiyonlar virajlarda baktığınız çizgiden ayrılmadan girdiği gibi çıkıyor. Ayrıca kaydırmalı debriyajıyla da arka tekerin vites düşürdüğünüzde kilitlenmesine izin vermiyor. Özet olarak üzerinde standart olarak gelen ABS’siyle lastiğiyle süspansiyonlarıyla ve kaydırmalı debriyaj sistemiyle üst düzeyde güven veren bir motosiklet olduğunu söyleyebiliriz.

Tam anlamıyla racing/supersport kategorisinde değerlendirilen bu motor oturuş pozisyonuyla da 600 cc’lik motorları hiç aratmıyor. 82 cm olan sele yüksekliği 1.75 altı olan kardeşlerimiz için pek uygun değil denilebilir. Sele yapısı olarak biraz sert tarafta. Yolcu selesi de aynı şekilde istenilen konforu pek sunmuyor. Motorun elciklerinde herhangi bir yumuşak malzeme kullanılmamış ve uzun süreli kullanımlarında biraz rahatsız edici olabilir. Bunlar KTM’in Powerparts serisinden seçeceğiniz ürünlerle değiştirilebiliyor. Daha yumuşak bir sele ve yumuşak elcikler taktırabilirsiniz. Tabi bunların da bir ücreti var. Titreşimden bahsedecek olursak bütün tek silindir motosikletler gibi bunda da titreşim var. Çok rahatsız edici bir titreşim değil tabi ama çift silindir veya 4 silindir motorlara alışık olanlar bundan rahatsızlık duyacaklardır. Ayaklıklarda bulunan lastikler sayesinde bu titreşim ayağınıza pek aktarılmıyor.

Motosiklet dolu ağırlığıyla yaklaşık 160 kg’lara kadar geliyor ve bu hafifliğiyle şehir içinde çok çevik bir makine. Aralara çok rahat girilip çıkılabiliyor. Tek dezavantajı ss bir makine olduğu için gidon turunun kısa olması ama bu motorun çeviklik kabiliyetini çok da etkiler durumda değil. Zaten motorun torkla birlikte gelen gücüyle sollamalar aralardan kaçmalar çok rahat. Yakıt tüketimi konusuna gelecek olursak bu alet içmeyi biraz seviyor. 10 litrelik depo kapasitesi bulunan motorumuz km de ortalama 30 kuruş kadar masraf çıkarabiliyor. Motorun göstergesinde 100 km de ne yaktığı ortalama ne kadar hız yapıldığı gibi bilgiler bulunmakta. Aynı zamanda hız ve devir göstergesi, vites, hararet, benzin ve saat göstergeleri ile de gösterge panelinin baya zengin olduğunu söyleyebiliriz. Genel olarak kendimin de sahibi olduğum ve çok severek kullandığım bir motosikleti size tanıtmaya çalıştım. “MOTORLA İLGİLİ MERAK ETTİĞİNİZ DAHA FAZLA BİLGİ İÇİN YORUM KISMINA SORULARINIZI YÖNELTEBİLİRSİNİZ”

TEKNİK DETAYLAR: